SBS 50: Radyoda mektupla şarkı istenen günlerden, tabletten dinlemeye

bahriye zeki akalın.jpg

Bahriye-Zeki Akalın çifti, 1971 yılında Sakarya'dan göç ettikleri Melbourne'da yıllarca çalışmalarının ardından artık emekliliğin tadını çıkarıyor.

SBS'in 50'nci yılı kutlamaları çerçevesinde toplum üyelerimizle yaptığımız söyleşilere devam ediyoruz. Konuklarımız Melbourne’dan Bahriye ve Zeki Akalın ile, Sydney’den Aycan ve Ali Şahin çifti.


1971'de Sakarya'dan Melbourne'a göç eden Akalın çiftinden, Bahriye Hanım, tam 50 yıllık, sadık bir dinleyicimiz. SBS Türkçe programı yayınlarını kaçırmadığını, gerekirse yolda, arabada dinlediğini anlatıyor.

Radyo başında beklediği günler de geride kalmış bu arada. Bahriye Akalın, artık SBS Türkçe’yi dijital televizyonundan veya Facebook'tan takip ediyor...

SBS Türkçe radyosu, Sydney'de yaşayan Aycan ve Ali Şahin çifti içinse ayrı ayrı anlamlar taşıyor.

Sydney’de doğup büyüyen ve şu anda tercümanlık yapan Aycan Şahin, SBS Türkçe ile 12 yaşındayken tanıştığını, babası haberleri ve yorumları beklerken, kendisi ve kız kardeşlerinin ise müzik yayınını beklediklerini anlatıyor. "O sıralar mektupla şarkı istenirdi radyodan. Biz o zaman 13-15 yaşlarında kız kardeşlerdik. Arabesk çok modaydı o dönemde. Biz de oturduk bir mektup yazarak istediğimiz şarkının radyoda çalınmasını istedik. Tabii hangi parçayı isteyeceğimiz aramızda çok tartışıldı. Şu anda çok iyi hatırlayamıyorum ama sanırım Ferdi Tayfur'dan Sende mi Leyla şarkısını istemiştik. Tabii şarkının radyoda çalınması, isimlerimizin anons edilmesi çok anlamlı gelmişti..."

Fehmi Aydın ve Aydın kardeşler (1).jpg
Babaları Fehmi Aydın'ın Sydney'e göç etmesinin ardından Avustralya'da dünyaya gelen Aydın kardeşler bir piknik sırasında görülüyor.

Ali Şahin ise, 1990'larda Aycan Hanımla evlendikten sonra göç etmiş Sydney'e. Gelir gelmez de Kayınpederinin evinde her gün saat 3'te mutlaka açılan SBS Türkçe radyosuyla tanışmış.

"Bugün trajikomik gelse de o zaman beni çok duygulandıran bir anım var Türkçe radyosuyla ilgili. Kayınpederim aksatmaz açardı radyoyu, bir fon müziği vardı programda, Çarşamba’yı Sel Aldı, onu ilk kez duyduğumda o kadar duygulandım ki, birden memleketten ne kadar uzakta olduğumu fark ettim, hüzünlendim..."

 

Share