Akıllı telefon ve tabletlerinizin kölesi olmaktan yakınıyorsanız, yavaş sosyal medya akımına katılmaya ne dersiniz?
Elbette eski tip tuşlu telefonlarla konuşmaktan söz etmiyoruz.
"Yavaş sosyal medya" hareketi aslında, akıllı araçları instagram batağına düşmeden düşünceli bir biçimde kullanmayı amaçlayan ve /Yavaş Hayat akımından ödünç alınmış bir terim.
podcast'ının yapımcısı Brooke McAlary, 8 yıldır kendi yaşamında "yavaş hayat" prensipleri uyguluyor. Amacı, hayatını daha düzenli yaşamak. Bu süreçte teknoloji kullanımını sınırlamanın, bu amaç doğrultusunda gerçekten istediklerine ualşabilmesinde büyük yardımı olduğunu görmüş
"Teknolojinin ünü kötü ancak, düşünceli bir biçimde kullanılırsa, pek çok pozitif yanı da var" diye anlatıyor SBS Life'a...
McAlary, ilgi duyanların yavaş teknoloji trendinin faydalarından yararlanabilmesi için tecrübelerini şöyle özetliyor:
1. Ekransız bir odanız olsun
Sadece telefon ve tablet değil, mavi ışık saçan tüm ekranlar uyku düzeninizi bozar ve uykuya dalmanızı güçleştirir. Ne kadar zap yaparsanız, uykunuz o kadar kaçar.
McAlary, eşi ve podcast'ın diğer sunucusu Ben için yatak odalarına hiç bir teknolojik alet edevat sokmadan yaşadıkları 30 gün, yaşam biçimi halini almış. Ekip, 30 gün boyunca, laptop, tablet ve telefonlarını yatak odasına sokmamış. Sonuç deliksiz, harika bir uyku olmuş!
Aynı zamanda uyandıktan sonra da bir an yatakta kalıp, e-maillerini ya da sosyal medyasını kontrol etmeyi de ertelemiş McAlary.
Herhangi bir şeyi kontrol etmeden başlayan yaşamı da, otomatik olarak daha yavaş başlamış.
"İnterneti kontrol ederek başladığımız bir güne ister istemez bir başkasının gündemiyle uyanıyoruz" diye anlatıyor McAlary... Şimdiyse, önce çayını kahvesini içip, güne hazır olduğunda interneti ve maillerini açmayı tercih ediyor.
2. Teknolojik sınırlarınızı belirleyin
McAlary'nin teknoloji kullanımına sınırlama getirmesi, yaratıcı düşüncelerini harekete geçirdiği gibi sevdikleriyle daha fazla zaman geçirmesine de olanak vermiş. Şimdi, bu yavaş teknoloji trendi ile birlikte, herhangi bir uyarı veya Instagram'dan ve facebook'tan "like" almadan yaşamanın ne kadar hoş oolduğunu farkettiğini, söylüyor.
Akıllı araçlarının istilası altındaki herkese, bu deneyimi yaşamalarını öneriyor. Nasıl mı?
"Mesela, cumartesi öğlenden, pazar öğlenine kadar telefonunuzu kapamayı deneyin. Sonra da her gün, gün içinde bir saat telefonuzu, bilgisayarınızı, tabletinizi kapatın. Ne kadar işe yaradığını göreceksiniz."
3. Acil durumlarla başa çıkmayı deneyin
Telefonunuz bir mesaj ya da facebook uyarısıyla "bip"liyorsa, gayri ihtiyari bakıp, yanıtlamamak imkansızdır genellikle... McAlary, önceliklerinizi iyi belirlemenizi hatırlatıyor ve ancak bu sıralamayı yaptıktan sonra yanıt vermenizi öneriyor
Eskiden gelen her mesaj ve e-mail'i hemen, anında cevaplamaya özen gösteren McAlary, şimdi bu işlemi önem sırasına göre yapıyor.
"Birinin beklediği cevap onun için en mühim şey olabilir ama cevaplamak yarım saatimi alacaksa, acil cevap vermeyi biraz erteliyorum" diye devam ediyor.
Bunları yapacağına çocuklarına daha fazla vakit ayırdığını da ekliyor.
4. Eğlenceli veya yaratıcı hale getirin
Elbette hepimiz için arada bir twitter'da gündemi takip etmemizin ve biraz Instagramda başka yaşamları izleyip Pinterest'te yeni fikirler edinerek kendimizi şımartmamızın önünde bir engel yok. Ancak burada anahtar kelime "arada bir." Yavaş Hayat'ın sırrı, teknolojıyi otomatik pilottan çıkarmakta yatıyor.
"Elbette seviyor ve izlemekten, kullanmaktan kendinizi alıkoyamıyorsanız, tamamdır" diyor McALary, ancak bunu bir eğlence amacı değil de bir yaşam amacı gibi kullanmamakta fayda olduğunu da önemle hatırlatıyor.
"Akıllı telefon, tablet ve bilgisayar gibi teknolojik araçlarla beyninizi bombardımana tutuyorsanız ve her gün ilk iş internete dalıp, üstelik bir şeyler öğrenmek yerine sadece zamanınızı ona harcıyorsanız, yavaş teknolojinin tam tersi yönde duruyorsunuz, demektir" diyor.
Bu arada SBS'in ; Yavaş Yaz isimli televizyon şovundan haberiniz var mı? SBS her yaz oluduğu gibi yine Ocak ayında her pazar günü 3'er saatlik 4 televizyon şovu ile yavaş televizyon fenomenini ekranlara taşıyor.
Geçen yaz Darwin'den Adeleide'e giden trenin güzergahında geçen The Ghan adlı televizyon şovunun başarısının ardından, bu kez Perth'ten Sydney'e giden The Indian Pacific treninin seyahati ile The Kimberley Cruise isimli, Broom'dan Darwin'e giden geminin güzergahları, üçer saatlik şovlar halinde SBS ekranlarında ve SBS On Demand'da olacak.
All Aboard! The Canal Trip ise Avrupa'nın en güzel kanallarında yavaş yavaş gezdirecek izleyenleri...
Yavaş teknoloji trendine hızlı bir giriş yapmayı planlıyorsanız ideal.
Ancak sakın ola eliniz telefona gitmesin!